126 yıllık Meşhur Filibe Köftecisi'ne sosyal medya dokunuşu
Hikayesi göç ile başlayan Meşhur Filibe Köftecisi, asırlık lezzetini bugünlere taşımayı başarırken, işbaşındaki kuşağın dokunuşuyla sosyal medyaya yönelerek satışlarını da artırdı.
İSTANBUL(AA) Hikayesi göç ile başlayan Meşhur Filibe Köftecisi, 126 yıllık lezzetini bugüne taşımayı başarırken, işbaşındaki genç kuşağın dokunuşuyla sosyal medyaya yönelerek satışlarını da artırdı. Şubeleşmeyi planlayan köfteci, lezzetini Beşiktaş ve Kadıköy'e taşıyacak.
Kuruluşu, Bulgaristan'ın Filibe kentinden İstanbul'a göç eden Mehmet Saltuk'un, 1893 yılında köfteci dükkanı açmasına dayanan Meşhur Filibe Köftecisi'ni, Mehmet Saltuk’un vefatının ardından oğlu Ali Saltuk devraldı. Ali Saltuk, 28 yıl sonra işletmeyi, 11 yaşında yanında çırak olarak çalışmaya başlamış olan yeğeni Turgut Saltuk’a devretti.
1990 yılından itibaren ise işlerin başına 4. nesil olarak Turgut Saltuk’un tek varisi olan Münevver Erpak geçti. Meşhur Filibe Köftecisi'ni 5. kuşak olarak devralan Münevver Erpak’ın kızı Duygu Erpak ve oğlu Cem Umut Erpak, işletmeyi geliştirme çalışmalarına devam ediyor.
Aile tarafından faaliyetleri nesiller boyu sürdürülen Meşhur Filibe Köftecisi'nin müşterileri arasında 70 yılık müdavimleri de bulunuyor.
Sirkeci Hocapaşa Sokağı'ndaki iki katlı, mütevazı yerinde 126 yıldır köftenin en lezzetli halini müşterilerine sunan işletme, yeni gelen kuşağın dokunuşuyla ve sosyal medyaya verilen önemle her geçen gün daha da büyüyor.
"Türkiye'nin en eski 17'nci restoranı ve en eski köftecisi"
126 yıllık işletmenin bugünkü kaptanlığını yürüten 5. kuşak temsilcisi Cem Umut Erpak, Meşhur Filibe Köftecisi'nin Türkiye'nin en eski 17'nci restoranı ve en eski köftecisi olduğunu belirterek, 126 yıl boyunca yapılan bir ürünün kalite ve standardının bozulmadan devam ettirilmesinin zor olduğunu vurguladı.
Erpak, tek bir ürünle ayakta kalmanın aslında çok zor bir iş olduğuna dikkati çekerek, sıfırdan bir dükkan açıp onu 126 yıl boyunca ayakta tutmayı başarmanın önemini vurguladı.
Müşterilerle olan diyaloğa da işaret eden Erpak, gelen müşterilerin hala dedeleriyle olan hikayelerini anlattığını söyledi.
Erpak, 126 yıllık bir işletme olmanın sırrının "her gün aynı kaliteyi sağlamak ve işin başında durmak" olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"126 yıldır gelmiş, nasılsa müşteri yine gelir' diye bakılmaması gerekiyor. Eskiden öyle bakılıyordu ama şimdi durum öyle değil. Satışlarda bazı günler düşüş bazı günler yükseliş oluyor. Ama bu yükselişi sağlamak için sosyal medyaya önem veriyoruz. Ürünün tadı önemli olduğu kadar tanıtım da önemli. Türkiye'de insan profili biraz değişti. Yeni kuşak sosyal medyayı yoğun kullanıyor. Biz de 23 yıldır sosyal medya üzerinde çalışıyoruz ve verimliliğini yeni yeni alıyoruz. Sosyal medyaya yönelmek satışlarımızı artırdı."
"Beşiktaş ve Kadıköy'de şube açmaya karar verdik"
Cem Umut Erpak, bahar ayları ve özellikle ramazan döneminde işlerinde yoğunluk olduğunu, kış aylarında ise işlerinin düştüğünü aktararak, "Şubeleşmeyi düşünüyoruz. Yalnız 3 şube olacak. Kendi kontrolümüz dahilinde bulunacak. Beşiktaş ve Kadıköy'de şube açmaya karar verdik." dedi.
Çocuğu olduğunda küçük yaşlardan itibaren bu mesleği ona öğreteceğini ifade eden Erpak, "Ben İTÜ Makine bölümünden mezun oldum. Aslında başta bu işi yapmayı düşünmüyordum. Ablam işletme mühendisi. O bu işi devam ettirir diye düşünmüştüm. Daha sonra bu mirası götürmek için bu işi devraldım." şeklinde konuştu.
Erpak, Rus, Alman ve Japon turistin köfteyi beğenerek yediğini ve büyük ilgi gösterdiğini dile getirerek, köftenin, etin farklı bir ürünü olmasından dolayı da turistlerden olumlu tepkiler aldıklarını söyledi.