Fırat'ın doğusunda DEAŞ'ın olmadığı bölgelere operasyon yapabiliriz

ÖSO bünyesindeki Sultan Murat Tugayı'nın Komutanı Ahmed Osman, Fırat Nehri'nin doğusunda DEAŞ'ın bulunmadığı Tel Abyad, Rakka, Haseke gibi bölgelere operasyon düzenlemek için hazır olduklarını söyledi.

Yerel Gerçek

ASTANA (AA) Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) bünyesindeki Sultan Murat Tugayı'nın Komutanı Ahmed Osman, terör örgütü YPG/PKK'nın DEAŞ ile mücadele bahanesiyle Suriye'nin doğusunda varlık gösterdiğini, Fırat Nehrinin doğusunda DEAŞ'ın bulunmadığı Tel Abyad, Rakka, Haseke gibi bölgelere operasyon düzenlemek için hazır olduklarını söyledi.

Osman, İran'ın Suriyedeki rolü, Beşşar Esed rejiminin stratejileri ve Fırat Nehrinin doğusundaki terör örgütü YPG/PKK varlığıyla ilgili AA muhabire değerlendirmelerde bulundu.

İran destekli yabancı terörist grupların Suriyenin nüfus yapısını değiştirdiğini belirten Osman, Şii milisler, Suriyenin her yerini karıştırıyor. Şamda tabelaları, sembolleri dahi değiştirdiler. Şamdaki Hazreti Zeynep Türbesi onların merkezine dönüştü. Bu Şii milisler Şamda çok sayıda ev satın aldı. Bu evleri kendi değerlerinin simgeleri haline getirdiler. diye konuştu.

Deyrizorda benzer sorunun olduğunu ifade eden Osman, Orada ezanlara Şii inancındaki ek cümle konuldu. Dolayısıyla biz İrannın Suriyeyi işgal ettiğini biliyoruz. İran, Suriyeyi gerek eğitim gerek imar alanında işgal etti. tespitini yaptı.

Osman, rejimin İranın faaliyetlerini göz ardı ederek, Türkiyeye işgalci benzetmesini yapmasından üzüntü duyduğunu dile getirerek, Türkler, Suriyede gözlerinin olmadığını defalarca dile getirdi. Türklerin tek gayesi ulusal güvenlikleri korumak. SuriyeTürkiye sınırında PKK varlık gösteriyor. dedi.

ABD'nin PKKya verdiği destek Fıratın doğusuna yapılacak operasyonu geciktiriyor

ÖSO olarak Fırat Nehrinin doğusuna düzenlenecek muhtemel operasyonda görev almaya hazır olduklarını vurgulayan Osman, Halihazırda hazırlıklarımızı yapıyoruz. İyi derecede savaşçılarımız var. Askeri eğitimler devam ediyor. diye konuştu.

Osman, şu değerlendirmeyi yaptı:

Tek sorun ABD birliklerinin o bölgede olması. İnşallah ABD oralardan çekilir ve TSK ile ÖSO Fıratın doğusunu PKKdan kurtarır. PKK oralarda DEAŞ bahanesiyle varlık gösteriyor. Rakkada, Hasekede ve Tel Abyadda DEAŞlı yok. Yani biz, DEAŞın olmadığı bölgelerde operasyon yapabiliriz. Ancak ABD o bölgelerde kalmak istiyor. ABDnin PKKya verdiği destek Fıratın doğusuna yapılacak operasyonu geciktiriyor.

Çok şükür Zeytin Dalı Harekatıyla sınırın bir ucunu temizledik. diyen Osman, şöyle devam etti:

Şimdi orada çok güzel çalışan sivil yönetimler var. Türkiye çok büyük destek veriyor. Bölgede çok sayıda Türk sivil toplum kuruluşları faaliyet gösteriyor. Bölgedeki projelere destek oluyorlar. Türkler Suriye halkının çıkarı için çalışıyor. Ancak İranlılar ise kendi çıkarları ve dini inançları doğrultusunda çalışıyor. Türkiye ve İranın Suriyedeki varlıkları arasında çok farklı amaçlar var.

Rejim ve İran, İranlıları Suriyeye yasal olarak yerleştiriyor

Osman, Suriyenin demografik yapısını değiştirme faaliyetleri çerçevesinde, 10 numaralı olarak bilinen yasaya da değindi.

Rusyanın daha önce rejimin bu yasayı iptal ettiğini duyurduğunu anımsatan Osman, şunları aktardı:

Rejim iptal etmedi. Sadece (Taşınmaz mülk beyanında bulunulması için) tanıdığı süreyi uzattı. 3 aydan bir yıla çıkardı. Eğer bir yıl içerisinde bir Suriyeli gelip evini mülkiyetini ispat etmez ise rejim evine el koyacak. Rejim ve İran, İranlıları Suriyeye yasal olarak yerleştiriyor. Bunun için bu politikayı yürütüyor. Dolayısıyla rejim, Biz kanun çıkardık ancak ev sahibi gelmedi. diyecek. Hatta, Akrabaları da gelip bu evin sahibinin olduğunu söyledi. Biz de bu evi İranlılara sattık diyecek.

Rejimin tek düşüncesi askeri çözümle ülkenin kontrolünü yeniden sağlamak

Esed rejiminin hiç bir zaman siyasi çözüme inanmadığını söyleyen Osman, şunları kaydetti:

Rejimin tek düşüncesi askeri çözümle ülkenin kontrolünü yeniden sağlamak. Rejim, ne Astana ne Cenevre, ne de diğer toplantılara itibar etmedi. Rusyanın baskısıyla bu toplantılara gidiyor. Rejim müzakereleri istemiyor. Çünkü böylece halka haklarını vermiş olacak. Rejim sürekli engeller çıkarmaya çalışıyor.

Rejimin çözümsüzlük taraftarı tavrının Anayasa Komitesi kurulması sürecine de yansıdığını belirterek, Mesela Anayasa Komitesi, herkesin bildiği gibi hisselere ayrılmış durumda. 50 kişi muhaliflerden, 50 kişi rejimden 50 kişi de BM temsilcisi De Mistura belirleyecek. Rusya ile De Mistura arasında sorun oluştu. (Rejimin garantörü) Rusya, BMnin belirleyeceği 50 kişilik listenin 17sini kendisi belirlemek istiyor. diye konuştu.