Osmanlı arşivi 600 yıllık tarihi birikimi muhafaza ediyor

Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkan Yardımcısı İşler, Osmanlı arşivi, Osmanlı Devletinin kuruluşundan cumhuriyetin ilanına kadar olan yaklaşık 600 yıllık tarihi birikimi muhafaza etmektedir. dedi.

Yerel Gerçek

ANTALYA (AA) Kültür ve Turizm Bakanlığınca düzenlenen, Anadolu Ajansının (AA) Global İletişim Ortağı olduğu Kütüphane, Arşiv ve Müze Yöneticileri Kongresi ve Fuarının (KAM18) ikinci gün oturumları, Antalyadaki Turizm Merkezi Belekte başladı.

Kültür ve Turizm Bakanlığının koordinasyonunda bu yım ilk kez Ulusal Bilgi Politikası ana temasıyla gerçekleştirilen program kapsamında, Kurumsal Bilgi Politikası, Mevzuatı, Altyapısı ve Envanteri konulu panel gerçekleştirildi.

Yakın Doğu Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sağsan moderatörlüğünde yapılan oturumda bir konuşma yapan Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkan Yardımcısı Nurullah İşler, cumhuriyet arşivinde 40 milyon belge, 95 bin defter bulunduğunu söyledi.

Arşiv materyalinin tespit çalışmasını yaptıklarını aktaran İşler, şunları belirtti:

Bizim kurumumuzda görevli arkadaşlarımız, herhangi bir kuruma gidiyorlar, oradaki belgeleri inceleyerek tespit çalışması yapıyorlar. Amaç, kurumlardaki belgelerin akıbetinin ne olacağı, bilim ve kurum arşivinde ne kadar saklanacağı, nelerin ayıklamaya tabi tutulup, daha sonra devlet arşivlerine gelmesi gereken belgeleri tespit etmek. Osmanlı arşivi, Osmanlı Devletinin kuruluşundan cumhuriyetin ilanına kadar olan yaklaşık 600 yıllık tarihi birikimi muhafaza etmektedir. Sahip olduğu 95 milyon belge, 400 bin defter serisiyle dünyanın en önde gelen arşivlerinden birisidir.

İşler, Osmanlı arşivinin, sadece Türkiyenin değil Osmanlı Devleti hakimiyetinde yer alan 40dan fazla ülkenin de arşivi konumunda olduğunu vurguladı.

Kütüphanelerde yapay zeka

TBMM Kütüphane ve Arşiv Hizmetleri Başkanı Mehmet Toprak da tüm tarafların bir araya gelip bilgi politikasını belirleyerek, kütüphane yasasının çıkarılması gerektiğini anlattı.

Tüm renklerin bir arada olduğu mevzuat olursa bunu meclise birlikte götüreceklerini ifade eden Toprak, bir şeyin mevzuatının çıkmasının tek başına yeterli olmadığını, kağıt üzerinde her şey tamamken fiili hayatta uygun olmadığını belirtti.

Politika belirleme noktasında tarafların çok ayrıntıya girmesinin bazen faydalı olduğuna değinen Toprak, şöyle konuştu:

Bir kütüphaneler yasası çıkaracaksanız, kütüphanenin önünü temizleyen temizlikçiye, dosya taşıyan Mehmet efendiye bile sormak gerekir. Arşiv deposu nasıl olmalı? diye sormak lazım. Belki yakın gelecekte arşiv ve depolarda robotlar çalışır, kataloglamayı yapay zekaya yaptıracağız. Biz henüz ana omurgayı oturtamadan teknoloji hızla gelişiyor. Gözümüzü açtığımızda belki geç kalmış olacağız. Her kurum kendi önlemini bireysel olarak alabilir bunda kısmen başarılı da olabilir ama biz sadece bur kurumdan ibaret ülke değiliz. Bu sorunlarımızı mutlaka KAM19u beklemeden ikili, üçlü, çoklu bir araya gelelim, ne yapmamız gerektiğine birlikte karar verelim.

Bilgi politikalarının herkesin tek başına üstesinden geleceği bir politika olmadığını anlatan Toprak, bilgi politikasını bilişim ve iletişim teknolojisinin etkilediğini söyledi.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Coğrafi Bilgi Sistemleri Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin Bayraktar ise akıllı şehirlerin önemine değinerek, günümüzde bunun çok daha fazla konuşulacağını ifade etti.

Müzeciler Derneği Başkanı Hakan Melih Aygün de yaptıkları faaliyetleri anlattı.