Vardagın oğlu Asaf: Babam ömrünü Türkiye ve Pakistanın bağımsızlığı için harcadığını söyledi
Hilafet Hareketi Sindh Eyaleti Genel Sekreteri Muhammed Han Vardagın oğlu Asaf, Babam bir devrimci olduğu için Türkiye için yaptıklarını hiç anlatmadı ancak söylediği tek şey Ömrünü Türkiye ve Pakistanın bağımsızlığı…
İSLAMABAD (AA) BEHLÜL ÇETİNKAYA Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşında Türkiyenin işgale uğramaması ve düşmana direnmesi için maddi destek toplayan Hilafet Hareketinin Sindh Eyaleti Genel Sekreteri Muhammed Han Vardagın oğlu Asaf Vardag, Babam bir devrimci olduğu için Türkiye için yaptıklarını hiç anlatmadı ancak söylediği tek şey Ömrünü Türkiye ve Pakistanın bağımsızlığı için harcadığıydı. dedi.
Birinci Dünya Savaşının sona ermesinin yüzüncü yılında Hilafet Hareketinin Türkler için yaptıklarını AA muhabirine anlatan eski senatör ve avukat Vardag, 1972de 104 yaşında ölen babası hakkında yaptığı araştırmaları paylaştı.
Dedesi tarafından Pakistanın bağımsızlığı ideali üzerine yetiştirilen babasının bu düşüncesi nedeniyle 14 yıl hapis yattığını söyleyen Vardag, Babam 5 yaşından beri bağımsızlık mücadelesi içinde olan her grupta yer aldı. Her alanda Britanya Hindistanında, İngiliz yönetimine karşı mücadele etmek istiyordu. Hilafet Hareketi de bu gruplardan biriydi. ifadelerini kullandı.
Karaçide bulunan Hilafet Hareketi Sindh Eyaleti Temsilciliğine bölge Müslümanlarının akın ettiğini söyleyen Vardag, Babam da Sindh Eyaleti Genel Sekreteriydi. Hatta kayınpederimle de buradan tanışıyorlardı. O dönemde bu insanlara Karaçi Müslümanları deniyordu. Bu hareketteki herkes İngilizler tarafından defalarca hapishanelere atıldı. dedi.
Vardag, kayınpederinin ise hapis hayatından sonra İngiliz kontrolünde yaşamak İslama aykırıdır. diyerek Afganistana gittiğini söyledi.
Hareketin daha önce kurulmuş olmasına rağmen 1. Dünya Savaşında İngilizlerin dikkatini çektiğini söyleyen Vardag, Hilafet Hareketi, Türkiyenin işgale uğraması ve komşular ile Hristiyan devletler arasında parçalanmasını istemiyordu. Bu yüzden Türkiye için yardım topluyor ve onlara destek açıklamasında bulunuyordu. Bu nedenle İngilizler harekete karşı çıktı. İnsanları bu harekete katılımdan vazgeçirmek için Türklerin İngiliz düşmanı, dolayısıyla da Britanya Hindistanı düşmanı olduğunu söylüyorlardı. İngilizlerin Alt Kıtaya baktığını ve bağımsızlık vermek istediğini söylüyorlardı. Dinlemeyen ise hapse atılıyor ya da bilinmeyen kişilerin saldırılarına uğruyordu. diye konuştu.
Babasının da bu dönemde Türkiyeye destek çağrılarıyla para toplayarak 3 kere Türkiyeye gittiğini kaydeden Vardag, İngilizler babamın Türkiyeye gideceğini biliyormuş ancak para taşıdığını bilmedikleri için ilk yolculuğunda durdurmamışlar. Diğer iki yolculuğunda ise babam gizlice gitmiş ve maddi yardımı Türklere ulaştırmış. Bu seferlerde paraları İsmet İnönüye ulaştırdığı da olmuş. Ancak babam sık sık hapse atıldığı için İnönüyle iletişimi kopmuş. ifadelerini kullandı.
Savaş sonrası yaşananlar ve Türkiyeyle ilgili ne düşünüyordu? sorusuna ise Vardag, şöyle yanıt verdi:
Babam bir devrimciydi ve devrimciler bu uğurda yaptıklarını anlatmazlar. Bu yüzden de tüm Alt Kıtaya yayılmış Hilafet Hareketinde yaptığı görevlerle ilgili ve Türkiye için yaptıklarını 1972de ölene kadar hiç anlatmadı. Babamla ilgili birçok şeyi başka kaynaklardan öğrendik. İngilizler tarafından 4 kere suikast girişimi olduğunu bile başkalarından duyduk. Ancak söylediği tek şey ömrünü Türkiye ve Pakistanın bağımsızlığı için harcadığıydı. Şimdi size düşen bu ülkeleri büyütmek ve tüm Müslüman ülkelerle sağlam ilişkiler kurmaktır. derdi. diye konuştu.
3 gazete basıyorlardıHilafet Hareketinin çalışmalarına ilişkin bilgiler de veren Vardag, tüm Alt Kıtada örgütlenen hareketin İngilizlere karşı kampanyalar yürüttüğünü söyledi.
Propaganda ve Türkiyedeki savaşla ilgili bilgi vermek amacıyla gazeteler çıkardıklarını da söyleyen Vardag, Hilafet Hareketinin 1. Dünya Savaşıyla başlayan süreçte ve Kurtuluş Savaşında tek amacı Türkiyenin işgalini engellemekti, hiç kimse Türkiyeyi kurtarmak için atacağı en ufak bir adımı esirgemedi. Hareket sürekli Türkiyeden haber veriyor, yardım toplamak için kampanyalar yapıyordu. İngilizler yardım toplanmasını engellemek için gazeteleri kapatıyordu ancak hareket 3 gazete basıyordu. Birisinin yayınları durdurulunca diğer gazete devreye girip kampanyayı sürdürüyordu. Tüm Alt Kıtanın tek mücadelesi Türkiyeyi kurtarmaktı. diye konuştu.
Hitler ve Mussoliniyle görüştüHilafet Hareketindeki bağımsızlık çalışmaları ve Türkiyeye yardımlar nedeniyle İngilizler tarafından 14 yıl hapse atılan babasının 1930larda Suudi Arabistana sürgün edildiğini söyleyen Vardag, babasının buradaki çalışmalarını anlattı.
Aynı ülkede sürgünde bulunan meşhur Pakistanlı alim Ubeydullah Sindhi tarafından Kral Abdülaziz Bin Suud ile tanıştırılan babasının kısa zamanda kralın en güvendiği kişilerden olduğunu söyleyen Vardag, Babam, Osmanlıdan kalma Türk Suudi gerginliğini bitirmek istiyordu çünkü o dönemde sadece 3 bağımsız Müslüman ülkesi vardı. Bu nedenle krala oğlunu bir Türkle evlendirmesini söyleyince kral babama Ben oğullarımın bazılarının adını bile bilmiyorum. Sen birini seç ve evlendir. demiş. diye konuştu.
Babasının da daha sonra kral olacak Faysalı seçtiğini söyleyen Vardag, İffet isimli kadınla evlenen Faysalın ardından gelen kraliyet üyelerinin bu nedenle Türk ve Arap soyundan geldiğini aktardı.
Vardag, Suudi Arabistanın Mısır Büyükelçisi olarak görev yapan babasının 2. Dünya Savaşı zamanında ise özel temsilci olarak Nazi Almanyası diktatörü Adolf Hitler ve İtalyan diktatör Benito Mussolini ile görüştüğünü de söyledi.
Baba Vardagın İslam İşbirliği Teşkilatı kuruluşunda da Suudi Arabistan kralını temsilen görev aldığını söyleyen Vardag, Babam Suudi Arabistandan dönünce yine hapse atıldı. Eyalet ve yurt dışına çıkış yasağı getirildi. 1947de Pakistan kurulduğunda dahi bu yasağı devam etti. Daha sonra benim çabalarımla bu yasaklar kalktı. diye konuştu.