İSTANBUL (AA) Washington Post yazarı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçının, Suudi Arabistanın İstanbul Başkonsolosluğuna girdikten sonra öldürülmesinin üzerinden 5 hafta geçerken, olay, dünya gündeminin ilk sıralarındaki yerini koruyor.
Kaşıkçının evlilik işlemleri için 2 Ekimde gittiği Suudi Arabistanın İstanbul Başkonsolosluğuna girer girmez boğularak öldürülmesinin üzerinden 5 hafta geçti.
Olayın başlarında vahşice işlenen organize cinayetin üzerini kapatmak için yoğun bir algı çalışması yürüten Suudi Arabistan, olaya el koyan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü etkin soruşturma sonucunda elde edilen delillerle ilk etapta üstü kapalı bir itirafta bulunmak zorunda kaldı.
Riyad yönetiminden 20 Ekimde yapılan açıklamayla Kaşıkçının boğuşma sırasında öldüğü ve cesedinin yerli bir işbirlikçiye teslim edildiği yönündeki bilgilendirmesi, cesedin konsolosluk binasından hiç çıkarılmadığının belirlenmesiyle boşta kaldı.
İstanbul Cumhuriyet Savcılığının kamuoyuna yansıyan yerli işbirlikçinin kim olduğuna dair sorularına yanıt veren Suudi Arabistan Krallığı Başsavcılığı, olayla ilgili yerli işbirlikçi bulunduğuna dair Suudi Arabistan Krallığı makamlarının herhangi bir beyanının bulunmadığını açıkladı.
Soruşturma sonucunda elde edilen delillere göre konsolosluğa girer girmez boğularak öldürüldüğü ve cesedinin parçalara ayrılarak yok edildiği belirlenen Kaşıkçının ailesi ve yakınları, 60 yaşında katledilen gazetecinin cansız bedeninden geriye kalanlarının kendilerine verilerek defnetmek istiyor.
Kaşıkçının başkonsolosluğa girmesinin ardından geçen 5 hafta içinde yaşanan gelişmeler şöyle:
2 Ekim
Suudi Arabistanın İstanbul Başkonsolosluğuna giden Kaşıkçıdan bir daha haber alınamadı.
Kaşıkçıyı konsolosluk binası dışında bekleyen nişanlısı Hatice Cengiz, uzun süre geçmesine rağmen Kaşıkçının binadan çıkmaması üzerine AK Parti Genel Başkan Danışmanı Yasin Aktay ve gazeteci Turan Kışlakçıyı aradı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Kaşıkçının ülkesinin İstanbul Başkonsolosluğunda alıkonulduğuna dair iddiayla ilgili olay günü soruşturma başlattı.
3 Ekim
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısının ardından yaptığı açıklamada, Bizdeki bilgilere göre şu an itibarıyla bu Suud vatandaşı olan kişi, hala Suudi Arabistanın İstanbul Başkonsolosluğunda... bilgisini paylaştı.
4 Ekim
Suudi Arabistanın İstanbul Başkonsolosluğu, Kaşıkçının binadan çıktıktan sonra kaybolduğunu ve gerçeklerin ortaya çıkarılması için Türk yetkililerle temasta olduklarını bildirdi.
6 Ekim
Emniyet yetkilileri, başkonsolosluk binasında aynı saatlerde, 2 uçakla İstanbula gelen aralarında yetkililerin de yer aldığı 15 Suudi vatandaşının bulunduğunu ve bu kişilerin daha sonra geldikleri ülkelere döndüklerinin belirlendiğini açıkladı.
7 Ekim
Kaşıkçının akıbetine ilişkin öldürüldüğü yönünde farklı iddiaların gündeme gelmesi üzerine Başkonsolosluğun resmi Twitter hesabından yapılan açıklamada, Kaşıkçının konsoloslukta öldürüldüğüne dair suçlamalar reddedildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kaşıkçının kaybolmasıyla ilgili, Cumhurbaşkanı olarak takibindeyim, kovalıyorum, buradan çıkacak sonuç neyse onu da dünyaya bizler bildireceğiz. dedi.
8 Ekim
BM, AB, Almanya, İngiltere ve Fransa, Kaşıkçının kaybolmasına ilişkin suçlamaların son derece ciddi olduğunu ve endişe duyduklarını belirtti.
9 Ekim
ABD Başkanı Donald Trump, Kaşıkçının akıbeti hakkında, Bu konuda endişeliyim. Bu konuda bazı oldukça kötü haberler var. Bu, hoşuma gitmiyor. ifadesini kullandı.
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Suudi Arabistan yönetimine, Kaşıkçının kaybolmasıyla ilgili soruşturmayı tamamen desteklemesi ve sonuçları hakkında şeffaf olması çağrısında bulundu.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert de Kaşıkçının durumuna ilişkin Suudi Arabistan yönetiminden detaylı ve şeffaf bir soruşturma istediklerini ifade etti.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, soruşturma çerçevesinde konsolosluk binasında inceleme yapılacağını açıkladı.
Türk diplomatik kaynaklar da Suudi Arabistanın Türk uzman ve yetkilileri İstanbul Başkonsolosluğunu ziyaret etmeleri için davet ettiği bilgisini paylaştı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, konsoloslukta inceleme yapılacağının belirtilmesinin ardından binada adli işlemleri yürütmek üzere bir başsavcı vekili ve bir cumhuriyet savcısı görevlendirdi.
Trump, Kaşıkçının kaybolmasıyla ilgili Suudi yetkililerle görüşeceğini açıkladı.
Kaşıkçının kaybolduğu gün, Atatürk Havalimanı Genel Havacılık Terminalinde bekleyen, Suudi Arabistandan gelen özel bir uçağın aramadan geçirildiği öğrenildi.
10 Ekim
ABD istihbaratının yaptığı bir dinlemede, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selmanın, Kaşıkçının bazı vaatlerle Suudi Arabistana dönmesinin sağlanması, daha sonra da tutuklanmasını emrettiği ileri sürüldü.
11 Ekim
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Kaşıkçı olayıyla ilgili başsavcılığın yoğun ve kapsamlı bir soruşturma başlattığını belirtti.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da Türkiye ve Suudi Arabistan arasındaki iş birliği çerçevesinde ve Suudi Arabistanın teklifi üzerine olayın aydınlatılması için ortak çalışma grubu kurulmasının kararlaştırıldığını bildirdi.
Trump, kayıp gazeteci Kaşıkçı bulunana kadar Suudi Arabistana askeri yardımların kesilmesi çağrılarına Böyle bir adım bizi yaralar. ifadeleriyle karşılık verdi.
12 Ekim
Washington Postta yayımlanan Türkler, ABDli yetkililere, Kaşıkçının öldürüldüğü sonucunu destekleyen ses ve görüntü kayıtlarına sahip olduklarını söyledi başlıklı haberde, Türk hükümetinin, Kaşıkçının İstanbuldaki Suudi Arabistan Başkonsolosluğunda öldürüldüğünü kanıtlayan kayıtlara sahip olduğunu Amerikan tarafına ilettiği öne sürüldü.
ABDli basın kuruluşu CNN de Türkiyenin, Kaşıkçının öldürüldüğünü destekleyen şok edici ses ve görüntü kayıtlarına sahip olduğunu iddia etti.
Suudi Arabistandan bir heyet, Kaşıkçının kaybolmasıyla ilgili soruşturma kapsamında Türkiyeye geldi.
ABD, Suudi Arabistanın Washington Büyükelçisi Prens Halit bin Salman bin Abdulazizden, kayıp Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçının akıbetine ilişkin bilgi istedi.
ABD ve İngilterenin önde gelen medya kuruluşları ve bazı önemli firmaları, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selmanın himayesinde düzenlenmesi planlanan Geleceğe Yatırım Girişimi (Future Investment Initiative) adlı konferanstan sponsorluğunu Cemal Kaşıkçı olayı nedeniyle çekme kararı aldı.
13 Ekim
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Kaşıkçı olayının aydınlatılmasını isteyerek, Gerçeğin ortaya çıkması, tam olarak ne olduğunun ve kimin sorumluluğu bulunduğunun netleştirilmesi gerek. dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ilgili başsavcılığın ve uzmanların Suudi Arabistan Başkonsolosluğuna girmesi konusunda, Suudi Arabistanın iş birliği yapması gerektiğini belirterek, “Soruşturmanın selameti ve her şeyin ortaya çıkması için bu konuda henüz bir iş birliği görmedik, bunu da görmek istiyoruz. diye konuştu.
ABD Başkanı Donald Trump, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçının akıbetiyle ilgili Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz ile görüştü.
Trump, Kaşıkçının Suudi yetkililerce öldürüldüğüne yönelik iddialara ilişkin, Eğer durum böyleyse bu bizi çok kızdırır. Yakın bir gelecekte elimizde bir yanıt olacaktır. ifadelerini kullandı.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Bu şahsın belli bir mekana girdiği ve o mekandan çıkmadığı görülmektedir. Dolayısıyla bunun açığa kavuşturulması gerekir. Her türlü spekülasyondan uzak olarak, olayın açığa çıkması için en yüksek hassasiyeti gözeterek çalışmalar sürdürülüyor. dedi.
14 Ekim
Kaşıkçının nişanlısı Hatice Cengiz, New York Timesda bir makale kaleme alarak, Cemali kaybettiysek sadece kınamak yetmez. Onu bizden alan insanlar, siyasi konumlarına bakılmaksızın sorumlu tutulmalı ve hukuki çerçevede cezalandırılmalıdır. ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Suudi Arabistan Kralı Selman Bin Abdulaziz telefonda görüşerek olayın soruşturulması çerçevesinde ortak çalışma grubu oluşturulmasının önemini vurguladı.
İngiltere, Fransa ve Almanya dışişleri bakanları, Kaşıkçının kaybolmasına ilişkin yayımladıkları ortak yazılı açıklamada, olayın aydınlatılması çağrısında bulundu.
15 Ekim
Kaşıkçının kaybolmasıyla ilgili oluşturulan ortak çalışma grubunda yer alan Suudi ve Türk yetkililer, Vatan Caddesindeki İstanbul Emniyet Müdürlüğünde bir araya geldi.
Yetkililer arasında basına kapalı gerçekleşen toplantı, yaklaşık 2 saat sürdü ve ardından ortak çalışma grubunda yer alan Suudi yetkililer konsolosluk binasına girdi.
Türk yetkililerin de binaya girmesinin ardından başkonsoloslukta inceleme başladı.
Heyette İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından görevlendirilen bir başsavcı vekili ve bir cumhuriyet savcısının yanı sıra İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele, Asayiş ve Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüklerine bağlı uzman personel de yer aldı.
Trump, Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz ile Kaşıkçı olayını görüştü ve ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeoyu Kral Selman ile görüşmesi için acilen bu ülkeye göndereceğini belirtti.
Amerikan CNN televizyonu, Kaşıkçının kaybolmasıyla ilgili, elçilikte sorgulama sırasında öldüğünü kabul edecekleri yönünde bir rapor hazırlandığını iddia etti.
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeonun Kaşıkçı olayıyla ilgili Suudi Arabistan ve Türkiyeyi ziyaret edeceği öğrenildi.
16 Ekim
Ortak çalışma grubunda yer alan uzman ekipler, başkonsolosun olduğu iddia edilen odada çalışmalarına sabah saatlerine kadar devam etti.
Başkonsolosluğa inceleme yapmak için giren Türk ve Suudi yetkililer, 9 saat sonra olay yerinden ayrıldı.
Kaşıkçının ailesi, öldürüldüğüne ilişkin iddiaların araştırılması için bağımsız ve tarafsız bir uluslararası komisyonun kurulması çağrısı yaptı.
Öte yandan Birleşmiş Milletler, Kaşıkçı olayının aydınlatılması için Suudi Arabistan Başkonsolosu ve konsolosluk çalışanlarının dokunulmazlığının kaldırılmasını istedi.
Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ile bir araya geldi.
Türkiye Dışişleri Bakanlığı kaynakları, Kaşıkçının kaybolmasıyla ilgili Suudi Arabistanın İstanbul Başkonsolosluğu konutunda inceleme yapılacağını bildirdi.
Suudi Arabistanın İstanbul Başkonsolosu Muhammed el Uteybi, saat 17.00deki tarifeli uçakla Türkiyeden ayrıldı.
ABD Başkanı Trump, Pompeonun Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz ile görüşmesinin ardından Kaşıkçı olayına ilişkin Twitter hesabından açıklama yaptı. Trump, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selmanın kendisine Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçının kaybolmasıyla ilgili İstanbuldaki konsolosluk binasında ne olduğuna dair bilgisi olmadığını söylediğini belirtti.
17 Ekim
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Kaşıkçı olayını görüşmek için Riyad ziyaretinin ardından Türkiyeye geldi. Pompeo, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kabulünün ardından Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüştü.
Amerikan Washington Post gazetesi yazarı ve üst düzey yöneticisi (CEO) Fred Ryan, Suudi Arabistan yönetiminin Cemal Kaşıkçının ailesine tam ve dürüst bir açıklama yapmak zorunda olduğunu bildirdi.
New York Times gazetesi, Cemal Kaşıkçının öldürülmesi için Türkiyeye geldiği belirtilen kişilerden 5inin kimliğinin tespit edildiğini iddia etti. Gazetenin iddiasına göre, şüphelilerden biri Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selmana yolculuklarında eşlik eden bir diplomat, bir diğeri ise adli tıp uzmanı. NYT, diğer üç şüphelinin de Suudi Arabistan güvenlik yetkilileri olduğunu ileri sürdü.
Türkiye ve Suudi Arabistan yetkililerinden oluşan ortak çalışma grubunda yer alan ekip, başkonsolosluk konutunda incelemelerde bulundu. Olay yeri inceleme ekibinin Başkonsolosluk konutunun çatısında inceleme yaptığı görülürken, drone yardımıyla bina ve çevresinin görüntüsü alındı.
Başkonsolosluk binası ve bahçesinde incelemelerde bulunan ekipler, delil çalışması yaptı. Toplanan deliller özel poşetlere ve kutulara konularak olay yeri inceleme aracına yüklendi.
18 Ekim
New York Times gazetesi, ABDli istihbarat yetkililerinin, gazeteci Cemal Kaşıkçının öldürülmesinde Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selmanın rolü olduğuna giderek ikna olduğunu yazdı.
Gazete, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selmana yakın isimlerden Maher Abdulaziz Mutrebin 2 Ekimde Cemal Kaşıkçıdan birkaç saat önce Suudi Arabistanın İstanbul Başkonsolosluğuna girdiğine dair fotoğrafları yayımladı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İnceleme ve soruşturmaya ilişkin diğer adli işlemler ayrıca devam etmekte olup, soruşturma, uluslararası hukuk/teamül, anlaşma ve sözleşme hükümlerine riayet edilerek titizlikle ve tüm boyutlarıyla yürütülmektedir. Soruşturma sürecinde, ilerleyen aşamalarda gerektiği takdirde kamuoyunu bilgilendirici açıklamalar Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından yapılacaktır. açıklamasını yaptı.
ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı olayı hakkında yaptığı açıklamada, “Eğer bir gazeteci böylesine bir şiddet sonrasında hayatını kaybediyorsa, bu özgür ve bağımsız basın adına önemli bir tehdittir. Bunun bir bedeli olacaktır. dedi.
19 Ekim
ABD Başkanı Donald Trump, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçının akıbeti hakkında, Eğer çok büyük bir mucize olmazsa onun öldüğünü kabul ediyorum. Bu, gelen tüm istihbaratlara dayanıyor. diye konuştu.
Trump, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeonun Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçının akıbetiyle ilgili herhangi bir ses veya görüntü kaydı gösterildiği iddiasını yalanladı.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ortaya çıkacak sonuçları tüm dünyayla paylaşacağız. Herhangi bir ülkeyle o ya da bu bilgiyi paylaşmamız söz konusu değil. Türkiyenin Pompeo ya da herhangi bir Amerikalı yetkiliye herhangi bir ses kaydı vermesi söz konusu değil. ifadelerini kullandı.
Suudi Arabistanın İstanbul Başkonsolosluğu çalışanları, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçının kaybolmasıyla ilgili soruşturma kapsamında savcılıkta ifade verdi. Adliyeye çağrılanlar arasında konsolosluk şoförünün yanı sıra, muhasebe, santral ve teknik bakım elemanları da bulunuyordu.
20 Ekim
Suudi Arabistan yönetimi, Kaşıkçının konsolosluk binasında yaşanan arbede sonucunda öldüğünü açıkladı.
Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPAda yer alan habere göre, Suudi Arabistan Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma neticesinde, Cemal Kaşıkçının İstanbul Başkonsolosluğuna geldiği sırada burada bulunan başka Suudi vatandaşlarla tartışmaya başladığı, tartışmanın arbedeye dönüştüğü ve bunun sonucunda Kaşıkçının hayatını kaybettiği belirtildi.
Suudi Arabistan Başsavcılığının dosya hakkındaki soruşturmasının sürdüğü ve olayla ilişkili 18 Suudi Arabistan vatandaşının gözaltına aldığı aktarıldı.
Suudi Arabistan, Türkiyenin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yönetiminde Kaşıkçı olayı soruşturma sürecinde ortaya koyduğu üstün dayanışmayı değerli bulduklarını açıkladı.
Aynı gece yayımlanan kraliyet kararnamesiyle, Suudi Arabistan Genel İstihbarat Başkan Yardımcısı Ahmed Asiri görevden alındı. Bunun yanı sıra Suudi Arabistan üst düzey 3 istihbarat görevlisinin görevden alındığı bilgisini paylaştı.
Görevden alınanlar arasında bulunan ve daha önce Veliaht Prens Muhammed bin Selmanın danışmanlığını yapan Suud Kahtani ve Yemende Husilere karşı meşru hükümeti desteklemek amacıyla Suudi Arabistan öncülüğünde kurulan Arap koalisyonunun sözcülüğünü yürüten Ahmed Asiri isimleri dikkati çekti.
Suudi Arabistan Adalet Bakanı Velid esSamani, Kaşıkçı olayı, Suudi Krallığının egemen olduğu bir toprak parçasında gerçekleşti. açıklamasını yaptı.
Beyaz Saray Sözcüsü Sarah Sanders, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçının ölümüne ilişkin, Bay Kaşıkçının öldüğünün teyit edildiğini duymaktan üzgünüz. Kaşıkçının ailesine, nişanlısına ve sevenlerine başsağlığı diliyoruz. ifadelerini kullandı.
ABD Başkanı Donald Trump, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçının öldürülmesi hakkında, Suudilere bazı sorularımız olacak. Bu konuda Kongre ile birlikte çalışacağız. açıklamasını yaptı.
Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International), Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı olayıyla ilgili bu ülkenin soruşturmasının bir aklamaya dönüşmesinden kaygı duyulduğunu bildirdi.
Almanya Başbakanı Angela Merkel, Hala hiçbir şey aydınlatılmadı. Elbette konunun tam olarak aydınlatılmasını talep ediyoruz. dedi.
21 Ekim
ABD Başkanı Donald Trump, Cevapları bulana kadar tatmin olmayacağım. dedi.
İngiltere, Almanya ve Fransa, Kaşıkçının öldürülmesiyle ilgili yayımladıkları ortak bildiride, Hiçbir şey bu cinayeti haklı gösteremez ve biz bunu en güçlü şekilde kınıyoruz. 2 Ekimde tam olarak ne olduğunun aydınlatılmasına acil ihtiyaç var. Suudi soruşturmasında şimdiye dek sunulan hipotezlerin inandırıcı olması için olgularla desteklenmesi gerekiyor. ifadeleri kullanıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Biz Kararlıyız. Bunu meydana çıkaracağız. dedik. Şimdi bu konuyla ilgili açıklamalarımı inşallah salı günü grup toplantısında yapacağım. Çünkü burada adaleti arıyoruz. Bütün çıplaklığıyla ortaya çıkacak. Sıradan atılan bazı adımlarla değil. Bütün çıplaklığıyla... 15 kişi buraya niye geldi, 18 kişi niye tutuklandı? Bunlar tüm detaylarıyla açıklanmalıdır. diye konuştu.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adil elCubeyr, ABDnin Fox News haber kanalına yaptığı açıklamada, Veliaht Prens Muhammed bin Selmanın gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetine dair bilgi ve sorumluluğu olmadığını savundu.
22 Ekim
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump telefonda görüştü. Görüşmede, ikili ilişkilerin ele alınmasının yanı sıra terörle mücadele, Cemal Kaşıkçı meselesi ve Suriyedeki son gelişmeler hakkında görüş teatisinde bulunuldu.
Kral Selman bin Abdulaziz ile Veliaht Prens Muhammed bin Selman, gazeteci Cemal Kaşıkçının oğlu Salahı telefonla arayarak taziyede bulundu.
CNN, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı için Suudi Arabistandan geldiklerine inanılan 15 kişilik ekipten bir kişinin, Kaşıkçının dublörü olarak kullanıldığını ortaya koyan görüntüleri yayımladı.
Suudi Arabistanın İstanbul Başkonsolosluğuna ait diplomatik plakalı araç, Sultangazide bir otoparkta bulundu.
23 Ekim
Reutersın iki Suudi yetkiliye dayandırdığı haberinde, Veliaht Prens Muhammed bin Selmanın yakınındaki isimlerden olan ve gazeteci Cemal Kaşıkçının öldürülmesinin ardından görevden alınan Suud bin Abdullah elKahtaninin, cinayet öncesi katillerle internet üzerinden iletişim halinde olduğu ileri sürüldü. Kahtaninin, Kaşıkçının konsolosluk binasında tutulduğu odaya görüntülü görüşme programı aracılığıyla bağlandığı ve ona hakaretler ettiği de iddialar arasında yer aldı.
AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında Kaşıkçının konsolosluğa girdiği andan itibaren yaşanan gelişmelerle ilgili detaylı açıklama yaptı.
Erdoğan, konuşmasında, Olayın cereyan ettiği yer İstanbuldur, dolayısıyla bu 15+3 kişi, 18 tutuklunun yargılanmasının İstanbulda yapılması teklifimdir. Takdir kendilerinindir ama bu benim teklifimdir, talebimdir. Çünkü olayın cereyan ettiği yer burası o bakımdan önemli. dedi.
Kaşıkçının öldürülmesiyle ilgili Türkiyeyi karalamak, töhmet altında bırakmak ve hedef saptırmak için çeşitli medya mecralarında yoğun bir kampanya yürütüldüğüne işaret eden Erdoğan, Ülkemizin itibarına yönelik bu suikast girişimleri, bizi gerçekleri arama çabamızdan kesinlikle alıkoyamadı, alıkoyamaz. diye konuştu.
İngiltere Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın bugün yaptığı konuşmada gazeteci Cemal Kaşıkçının öldürülmesinin önceden planlandığını söylediğini duymanın kendilerini son derece kaygılandırdığını belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cemal Kaşıkçının ailesini telefonla arayarak taziyelerini bildirdi.
Sultangazide park halindeki, Suudi Arabistanın İstanbul Başkonsolosluğuna ait diplomatik plakalı araçta yapılan incelemede, 2 valiz ve çeşitli malzemelerin bulunduğu belirtildi.
24 Ekim
ABD Başkanı Trump, Örtbaslar tarihindeki en kötü örtbastı. Her kim bunu düşündüyse kanımca başı belada. Ne yapacağımız noktasında kararı Kongreye bırakacağım ve umarım iki partinin de desteklediği bir karar olur. dedi.
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, ABD yönetimi olarak, elde ettiğimiz bilgiler ışığında Kaşıkçının ölümüne karıştığından şüphelendiğimiz Suudi Krallığı, Dışişleri Bakanlığı, istihbarat ve diğer bakanlıklara bağlı bazı Suudi yetkililerine vize iptali, vize yasağı ve diğer yaptırımlar uygulayacağız. açıklamasını yaptı.
Kaşıkçının ölümüne ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında, emniyet güçlerinin Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğu konutundaki kuyuda arama yapmasına izin verilmediği ortaya çıktı.
İngiltere Başbakanı Theresa May, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesine karışan şüphelilerin İngiltere vizelerinin iptal edileceğini söyledi.
Kaşıkçının Suudi Arabistanın İstanbul Başkonsolosluğunda öldürülmesine ilişkin soruşturma kapsamında, cinayetten önce Suudi Arabistanın İstanbul Başkonsolosluğuna ait diplomatik plakalı araçla Belgrad Ormanında keşif yapıldığı ortaya çıktı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, telefonda görüştü. Görüşmede, gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetinin bütün yönleriyle aydınlatılması için ortak çaba harcanması hususu ve bu çerçevede atılması gereken adımlar ele alındı.
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Suudi Arabistan ve Türkiye arasında çatlak oluşturmak isteyenler var. Kral Selman bin Abdulaziz, ben ve Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan olduğu sürece bunu asla başaramayacaklar. dedi.
25 Ekim
Suudi Arabistan, gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetinde Türkiyeden gelen bilgilerin, Kaşıkçı davasındaki şüphelilerin cinayeti önceden planladığını gösterdiğini duyurdu.
26 Ekim
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısında Diyoruz ki öldürüldüğü artık ayan beyan ortada da nerede, bu cesedi göstermeniz lazım. Buradan çıktı diyorsunuz, çıktıysa biz de diyoruz ki ispat. En sonunda 18 kişinin tutuklandığı kabul edildi. Bunu da Hadimul Harameyn Şerifeynden bizzat öğrendim, dinledim. Burada şöyle bir soru ortaya çıkıyor, bu 18 kişi Cemal Kaşıkçının kimler tarafından öldürüldüğünü biliyor, bunun başka izahı yok. Çünkü fail bunların içinde. Fail bunların içinde değilse o zaman yerli iş birlikçi kim bunu açıklayacaksınız. Bunları açıklamadığınız sürece o zaman Suudi Arabistan bu zandan kurtulamaz. açıklamasında bulundu.
Türk Arap Medya Derneği (TAM) Başkanı Turan Kışlakçı, Ailesi babalarının bir mezarının olmasını istiyor. Dostları Cemalin bir mezarının olmasını istiyor. O cenazeyi geri verin. Bizim Türk Arap Medya Derneği olarak talebimiz budur. Evet, itiraf ettiniz, biz dostları ve ailesi olarak Cemalin cesedini istiyoruz. dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kanada Başbakanı Justin Trudeau ile telefonda görüşerek, Kaşıkçı cinayeti hakkında bilgi paylaşımında bulundu.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca 18 şüphelinin iadesi için hazırlanan talepname, Adalet Bakanlığı tarafından Suudi Arabistana gönderilmek üzere, Dışişleri Bakanlığına iletildi.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, İade talepnamesinin yerine getirilmesi beklenmektedir. Çünkü bu menfur hadise Türkiyede cereyan etmiştir. dedi.
Suudi Arabistanın İstanbul Başkonsolosluğunun bulunduğu sokakta, özel bir şirketin çalışanlarınca, robot kameralarla kanalizasyonda inceleme gerçekleştirildi.
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, ABD yönetiminin bir taraftan Suudi Arabistan ile stratejik ilişkilerini sürdüreceğini ancak aynı zamanda Cemal Kaşıkçı cinayetinin sorumlularından hesap soracaklarını söyledi.
27 Ekim
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adil elCubeyr, gazeteci Cemal Kaşıkçının öldürülmesi olayına karışanların, ülkesinde yargılanacağını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbuldaki Suriye Zirvesi sonrasında yaptığı açıklamada, Merhum Cemal Kaşıkçı ile ilgili olarak ikili görüşmelerimizde bu konuyu ele aldık ve gerekli bilgileri kendilerine verdim. Daha önce de zaten istihbarat örgütlerimizle yapılmış olan bu konuda çeşitli bilgilendirmeler oldu. Detaya, bugün yaptığımız ikili görüşmelerle girmiş bulunuyoruz. dedi.
Almanya Başbakanı Angela Merkel de, Failler ortaya çıkarıldıktan sonra Avrupa Birliği genelinde gerekenlerin yapılacağını taahhüt etmek isterim. dedi.
29 Ekim
Suudi Arabistan Başsavcısı Suud Macib, İstanbul, Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidanla Çağlayandaki İstanbul Adliyesinde 1 saat 15 dakika görüştü.
Kaşıkçının nişanlısı Hatice Cengiz, ABD Başkanı Donald Trump’a seslenerek, Başkan Trump, gerçeğin ortaya çıkarılmasına ve adaletin icra edilmesine yardım etmeli. Başkan Trump, nişanlımın cinayetinin üzerinin örtülmesine izin vermemeli. dedi.
30 Ekim
Suudi Arabistan Başsavcısı Suud elMacib, gazeteci Cemal Kaşıkçının öldürülmesine ilişkin soruşturma kapsamında ülkesinin İstanbul Başkonsolosluğuna geldi.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet, Suudi Arabistana, gazeteci Cemal Kaşıkçının öldürülmesine ilişkin soruşturmaya uluslararası bağımsız uzmanların da dahil edilmesi ve Kaşıkçının cesedinin nerede olduğunun açıklanması çağrısında bulundu.
Macib, soruşturma kapsamında İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan ile ikinci kez görüştü.
31 Ekim
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Kaşıkçının öldürülmesine ilişkin yazılı açıklama yaparak olaya ilişkin detaylara yer verdi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
Maktul Cemal Kaşıkçı, 2 Ekim 2018 tarihinde, evlilik işlemleri için girdiği Suudi Arabistan Krallığı İstanbul Başkonsolosluğunda, daha önceden yapılan planlama doğrultusunda, başkonsolosluk binasına girer girmez boğularak öldürülmüştür. Maktul Cemal Kaşıkçının cesedi, boğularak öldürülmesine müteakip yine önceden yapılan planlama doğrultusunda parçalanarak yok edilmiştir.
Gelinen aşama itibarıyla gerçeğin ortaya çıkartılmasına yönelik tüm iyi niyetli çabalarımıza rağmen görüşmelerden somut sonuç elde edilememiştir. Olayla ilgili olarak yerli işbirlikçi bulunduğuna dair Suudi Arabistan Krallığı makamlarının herhangi bir beyanının olmadığı bildirilmiştir.
Suudi Arabistan Başsavcısı Suud elMacib, Türkiyeden ayrıldı. Başsavcı elMacibden önce VIP Salonuna gelen 4 kişilik ekip, beraberinde numaralandırılmış 5 çanta, kişisel eşya ve 4 paket kuruyemişi, XRay cihazından geçirerek uçağa taşıdı.
1 Kasım
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selmanın, Cemal Kaşıkçının İstanbuldaki Suudi başkonsolosluğunda öldürülmesinin ardından Beyaz Saray ile yaptığı bir telefon görüşmesinde Kaşıkçı için tehlikeli bir İslamcı dediği iddia edildi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Robert Palladino, ABD, Kaşıkçının cesedinin yerinin tespit edilmesi ve en kısa sürede uygun bir defin işlemi için ailesine teslim edilmesi gerektiğini söylüyor. ifadesini kullandı.
2 Kasım
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Washington Post gazetesi için Suudi Arabistanın, Cemal Kaşıkçının öldürülmesi hakkında hala cevaplaması gereken birçok soru var başlıklı bir makale kaleme aldı.
Gayretleri neticesinde, tüm dünyanın Cemal Kaşıkçının soğukkanlı biçimde bir suikast timi tarafından öldürüldüğünü öğrendiğini ve cinayetin önceden planlandığının kesin olarak ortaya çıktığını yazan Cumhurbaşkanı Erdoğan, özetle şunları kaydetti:
Cinayeti işleyenlerin, Suudi Arabistanda derdest edilen 18 şüphelinin içinde olduğunu biliyoruz. Cemalin katledilmesi emrinin, Suudi hükümetinin en üst makamlarından geldiğini de iyi biliyoruz. Cemalin katlinin üzerinden bir ay geçmiş olmasına rağmen cenazesinin nerede olduğunu hala bilmiyoruz. Kendisi, en azından İslami usullere uygun şekilde defnedilmeyi hak etmektedir. Dünyanın aynı soruları sormaya devam etmesi amacıyla elimizde bulunan kanıtları, Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere tüm dost ve müttefik ülkelerle paylaştık. Cemal Kaşıkçının öldürülmesi emrini Hadim ülHaremeyn Kral Selmanın verdiğine inanmam kesinlikle mümkün değildir. Dolayısıyla bu cinayetin, Suudi Arabistanın resmi politikasını yansıttığına inanmak için de herhangi bir sebep bulunmamaktadır.
Erdoğan Riyadla uzun yıllara dayanan dostluğun işlenen bu planlı cinayeti görmezden gelineceği anlamına gelmeyeceğini anlattığı makalesinde, Hiç kimse bir daha bir NATO müttefikinin toprağında böyle bir suç işlemeye cüret etmemelidir. Eğer bu uyarıyı göz ardı edenler olursa, çok ciddi sonuçlarla karşı karşıya kalacaklardır. ifadesini kullandı.
Microsoftun kurucusu Bill Gatesin eş başkanlığını yaptığı Bill & Melinda Gates Vakfı, gazeteci Cemal Kaşıkçının öldürülmesini gerekçe göstererek, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selmanın başkanı olduğu MiSk Vakfı ile ortak çalışmalarını sonlandırdı.
Almanya hükümeti, gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayeti soruşturmasında Türkiye’nin çabalarını överken, Suudi Arabistan’dan şeffaf bir soruşturma yürütmesini ve tüm sorumluları yargı önüne çıkarmasını talep etti.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İstanbuldaki konsoloslukta yaşananlar korkunç. Ne gerekiyorsa usulüne uygun olarak yapılmalı. Suudi Arabistanda istikrarın devam etmesi hem bölge hem de dünyanın istikrarı açısından çok önemli. dedi.
ABDli gazeteci Courtney Radsch, Suudi Arabistan yönetiminin kendilerine muhalif olan kişileri belirlemek için ABDli şirket ve yazılımlara milyonlarca dolar harcadığını ileri sürerek, (Suudi gazeteci) Cemal Kaşıkçı, İsrail tarafından üretilip, bir Amerikalı şirket tarafından satılan Pegasus adlı yazılım programıyla gözetlendi. dedi.
3 Kasım
İran Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu Başkanı Haşmetullah Felahetpişe, Türk siyasetçilerin ve yargı mensuplarının Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetinin üzerine gitmesinden dolayı dünya halkları tarafından şerefli insanlar olarak anıldığını söyledi.
4 Kasım
Dünya Müslüman Alimler Birliği Başkanı Yusuf elKaradavi, Ne oldu bu kardeşimize? Konsolosluğa girişini hepimiz gördük ekranlardan. Şer gücü diyebileceğimiz Suudi Arabistan Konsolosluğunun kapısından girmesiyle başına gelenleri hepimiz biliyoruz. dedi.
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Bu cinayeti işleyenleri sorumlu tutacağız. Aynı zamanda ABDnin Suudi Arabistanla olan stratejik ilişkisini koruyacağız. ifadesini kullandı.
5 Kasım
Suudi Prens Velid bin Talal, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selmanın Cemal Kaşıkçı cinayeti konusunda aklanacağını savunarak, Lütfen soruşturmanın bitmesi için (Suudi Arabistana) biraz zaman verin. dedi.
Kaşıkçının oğulları Salah ve Abdullah, Amerikan CNN kanalına konuştu.
Kaşıkçının büyük oğlu 35 yaşındaki Salah Kaşıkçı, Şu anda tek istediğimiz, babamızı Medinedeki El Baki Kabristanlığına, ailesinin diğer üyelerinin yanına defnedebilmek. İnsanlar bizde cevapların olduğuna inanıyor, ne yazık ki yok diye konuştu.
Kaşıkçının küçük oğlu 33 yaşındaki Abdullah Kaşıkçı: İnşallah huzur içinde ölmüştür. (Cemal Kaşıkçının Müslüman Kardeşler üyesi olduğu iddiaları) Bunlar sadece babama yapıştırılan etiketler, insanlar onun makalelerini okuyup derinine inmiyorlar dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Kaşıkçı cinayeti, uluslararası boyutta her tarafı dökülen, hiçbir tarafından tutamayacağınız bir olay şeklinde konuştu.
6 Kasım
Suudi Arabistan İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Bender elAyban, BM İnsan Hakları Konseyinin oturumunda yaptığı konuşmada, Kaşıkçının katillerinin adalete teslim edileceğini bildirdi.