İSTANBUL (AA) İstanbul Adliyesinde görev yapan Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kirazın, makam odasında terör örgütü DHKP/C üyelerince rehin alınarak şehit edilmesine ilişkin 4ü tutuklu, 9u firari 14 sanığın yargılandığı davada, firari sanıklar hakkında kırmızı bülten çıkarılmasına karar verildi.
İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, sanıkların savunmaları alındı.
Tutuklu sanık Murat Canım, 30 yıldır Gülbahar Mahallesinde yaşadığını belirterek, spor eğitmenliği ve esnaflık yaptığı için mahallede herkesin kendisini tanıdığını söyledi.
Canım, sorunlar yaşadığı eşinin bir tartışmalarında telefonunu kırdığını anlatarak, şöyle devam etti:
Eşim kıskançtır, kimseyle görüşmemi istemez. Eşimin telefonunu birlikte kullanıyoruz. Avukat olduğum için cezaevine görüşmelere gittiğimde eşimin telefonunu da yanıma alıyordum. Eşim birden fazla kez sığınmaevine gitti. Bu nedenle onun her dediğine tamam demek zorundaydım. Ben hiç telefon kullanmayan, iletişim kurmayan biri değildim. 2013ten sonra başladığım avukatlık mesleğini danışman olarak yürütüyorum.
Kendisinin herhangi bir tabanca temin etmediğini dile getiren Canım, Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum. Yaşam hakkı kutsaldır. Hiç kimsenin yaşam hakkına müdahale edilmesini tasvip etmem. Benim çocuklarım var. Rahmetlinin de ailesi, çocukları var. O insanın bugün hayatta ailesiyle, çocuklarıyla birlikte olmasını isterdim. Ben yapmadım, vicdanen de rahatım. dedi.
Canım, sanıklardan Mustafa Koçakı çocukluğundan beri tanıdığını, Koçakın babasıyla arkadaş olduğunu söyledi.
Tutuklu sanık Mithat Öztürk de suçlamaları kabul etmeyerek, 1520 yıldır muhasebecilik yaptığını ve mükelleflerin defterlerini tuttuğunu, onların bilgisi dışında herhangi birinin sigorta girişini yapamayacağını söyledi.
İşe girişlerde, kendilerine yollanan TC üzerinden giriş yaptıklarını dile getiren Öztürk, mükelleflerine her ay prim çizelgesini yolladıklarını, çalışanların kendi elemanı olup olmadıklarını sorduklarını, mükelleflerin beyanına göre sigorta girişi yaptıklarını anlattı.
Öztürk, savcı Kirazın öldürülmesi talimatını yurt dışından getirdiği belirtilen Berna Yılmazı, defterlerini tuttuğu şirkette sigortalı gösterdiği iddiası kabul etmeyerek, bu kişiyi tanımadığını söyledi.
Mahkeme Başkanından sanığa: Gözün bozuktur belki
Duruşmaya tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİSle bağlanan Cengiz Özel, duruşma salonunda avukatıyla birlikte savunmasını yapmak istediğini belirterek, 14 aydır tutukluyum. Mağdurum. Tahliyemi istiyorum. dedi.
Bunun üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Tamer Keskinin Sanıkları getireceksek SEGBİSi niye kurduk? Burada olmasıyla, orada olması arasında ne fark var. sözlerine sanık avukatları tepki gösterdi.
Avukat Ercan Kanar, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin, ilk derece mahkemelerinde SEGBİS yöntemini kabul etmediğini söyledi.
SEGBİSle bağlanan tutuklu Sanık Mustafa Koçak da mahkemeye getirilip avukatıyla birlikte duruşma salonunda savunma yapmak istediğini belirterek, bulunduğu yerden duruşma salonunu karanlık gördüğünü söyledi.
Başkan Keskinin Gözün bozuktur belki. Gözün kaç numara? sorusu üzerine Koçak, dinlendirici kullandığını belirtti.
Bunun üzerine sanık avukatları tepki göstererek, mahkemenin nasıl yargılamayı ciddiye alıyorsa sanıkların bu tür taleplerini de ciddiye alması gerektiğini ifade ederek, bu sanıkların duruşma salonuna getirilmesini istedi.
Duruşmada sanıklar ve avukatları tahliye talebinde bulundu.
Tutuklamaya yönelik karar
Talepleri ve diğer hususları değerlendiren mahkeme heyeti, 4 sanığın tutukluluk halinin devamına, SEGBİSle bağlanan 2 sanığın duruşmaya getirilerek burada savunmalarının alınmasına karar verdi.
Mahkeme, firari sanıklar Faruk Ereren, Zerrin Sarı, Nuri Eryüksel, Mesut Demirel, Hüseyin Fevzi Tekin, Şadi Naci Özpolat, Şerafettin Gül, Seher Demir ve Musa Aşoğlu hakkında çıkarılan yakalama emrinin kaldırılarak tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılmasına hükmetti.
Mahkeme, bu sanıklar hakkında ayrı ayrı tutuklamaya yönelik yakalama kararının infazı için kırmızı bülten çıkarılmasına ve bu hususta işlem yapılmasını oy birliğiyle kararlaştırdı.
Heyet 5 tanığın talimatla dinlenilmesine hükmederek, duruşmayı erteledi.
Muhabir: Hanife Sevinç, Muhammed Enes Can, Murat Kaya